Yumurtanın Tazesi
Tanıdıklardan biri, yazdığı romanın müsveddelerini Neyzen Tevfik’e göstererek fikrini sorar:
Neyzen beğenmediğini ifade edince, adam:
-İyi ama, der. Siz hiç roman yazmadınız ki!
Neyzen Tevfik şu cevabı verir:
– Ben yumurtanın tazesini bayatını iyi anlarım. Ama bu güne kadar hiç yumurtlamadım.
PARMAK HESABI
Fransa hükümet ricalinden bir kadın Napolyon’un bir savaşta eleştiriye kalkışıp parmağını harita üzerinde gezdirerek:
– Önce şurasını almalıydınız, sonra buradan geçerek ötesini zapdetmeliydiniz, gibi fikirler belirtmeye başlayınca, Napolyon:
– Evet, demiş. Onlar parmakla alınabilseydi dediğin gibi yapardım.
ÇOK DEĞİL Mİ?
Bir derviş tespih çekerken; yanından, eteklerinde elma taşıyan bir genç kızın geçtiğini görür ve sorar ona:
– Nereye gidiyorsun öyle?
Kız cevap verir dervişe;
– Karşı tarlada çalışan sevdiceğime elma götürüyorum…
Derviş de ona;
– Kaç tane elma var burada? Çok değil mi?
Deyince, genç kız şu manidar cevabı verir:
– İnsan sevdiğine verdiğini hiç sayar mı?
Derviş, usulca elindeki tespihin ipini koparır ve yere bırakır.