LÜZUMSUZ ŞEYLERİ KAFAYA TAKMAYIN…!
Zorunlu olmayan sayıları çöpe atın: Yaş, kilo, boy. Doktorunuz düşünsün onları. …Bunun için ücret alıyor sizden.
Sadece neşeli ve olumlu düşünen arkadaşlarınız olsun. Negatiflerden uzak durun.
Öğrenmeyi sürdürün: Yabancı dil, Bilgisayar, el sanatları, bahçecilik, müzik aleti ne olursa. Beyniniz atıl kalmasın. Atıl kafa, düşmanın tuzağıdır. Bu düşmanın adı da, “alzheimer”dır.
Küçük şeylerden zevk almaya bilin. Mutluluk küçük şeylerde gizlidir.
Dua edin, kendinizle baş başa geçirdiğiniz zamanınız olsun.
Sık sık, uzun uzun, var gücünüzle gülün. Soluksuz kalıncaya kadar gülün.
Gözyaşları olacaktır. Katlanın, yas tutun, başka yaşantılara geçin.
Sevdiklerinizle doldurun çevrenizi; aile, çocuk, komşu, arkadaşlar, dostlar, kedi, köpek, kuş, balık, müzik, bitkiler, hobiler, ne olursa. Eviniz sığınağınızdır. Tadını çıkartın.
Sağlığınızın kıymetini bilin. hayatta en önemli şey sağlıktır. Sağlığın olmazsa hiçbir şeyin tadı olmaz. İyiyse üstüne titreyin. Bozuksa düzeltin. Siz kendiniz düzeltemiyorsanız yardım isteyin.
Vicdan azabından uzak durun. Çarşı pazarda gezin, komşu illerde ya da dış ülkelerde dolaşın; ama sakın suçluluk, pişmanlık duygusuna yönelmeyin. Kimsenin ahını almayın, Helal lokmadan şaşmayın. En tatlı lokma alın teri ile kazanılan lokmadır. Bunu unutmayın.
Sevdiğiniz insanlara sık sık onları sevdiğinizi söyleyin, hissettirin her fırsatta.
Unutmayın ki yaşam, aldığımız soluklarla değil, soluk kesen anlarla ölçülür…!