İnsan Olan Köpeklik Yapmaz
Kırda dolaşan bir adamın ayağını köpek ısırdı. Hem de öyle bir hırsla ısırmıştı ki, sanki dişlerinden zehir saçmıştı. Adamcağız acısından bütün gece uyuyamadı. Küçük kızı babasının haline acıyarak ona çıkıştı. Sesini sertleştirerek:
“Babacığım, senin dişin yok muydu? Sen de onun ayağını ısırsaydın!” dedi.
Adamcağız, ayağının acısını unutarak ağlarken gülümsedi:
“A benim güzel kızım, elbet benim de dişim var. Köpeğin ayağını ısırmaya da gücüm yeterdi. Fakat ağzımın köpeğe dokunmasına gönlüm razı olmadı. Bu iş o kadar çirkin, o kadar iğrenç ki, birisi eline silahını alıp şu köpeğin ayağını ısıracaksın, yoksa seni öldürürüm dese, yine de yapamam!”
İnsan olan köpeklik yapmaz.
Bostan ve Gülistan – Seçme Öyküler – Şeyh Sâdi Şirâzî – Haz. Can Alpgüvenç
Kısa Hikaye; “Damladaki Tevazu”
Kısacık, ama çok güzel ders veren bir hikaye okumadan geçmeyiniz.
Bir buluttan deniz üzerine bir damla damladı. Denizin genişliğini görünce de utandı. Kendi kendine;
“Deniz bulunan yerde ben kim oluyorum? Eğer o varsa ben yok sayılırım!” dedi.
Damla kendisini küçük gördüğü için, sedef onu bağrına bastı, nazla besledi. Kader o damlayı öyle yükseltti ki, sultanların taçlarına lâyık inci oldu.
Damla kendisini alçak gördüğü için yücelik buldu, yokluk kapısını çaldığı için var oldu.
Bostan ve Gülistan – Seçme Öyküler – Şeyh Sâdi Şirâzî – Haz. Can Alpgüvenç
Eğlenceli Bir Hikaye “Sobadaki Hikmet”
Fizikçi, matematikçi, kimyacı, jeolog ve antropologdan oluşan bir heyet, bir araştırma için arazide bulunmaktadır. Birden yağmur bastırır. Hemen yakındaki bir arazi evine sığınırlar. Ev sahibi bunlara bir şeyler ikram etmek için biraz ayrılır. Hepsinin dikkati soba üzerinde toplanır. Soba yerden 1 m. kadar yukarıda, altındaki dizili taşların üzerindedir. Sobanın niçin böyle kurulmuş olabileceğine dair bir tartışma başlar.
Kimyacı: “Adam sobayı yükselterek aktivasyon enerjisini düşürmüş, böylece daha kolay yakmayı amaçlamış”
Fizikçi: “Adam sobayı yükselterek konveksiyon yoluyla odanın daha kısa sürede ısınmasını sağlamak istemiş”
Jeolog: “Burası tektonik hareketlilik bölgesi olduğundan, herhangi bir deprem anında sobanın taşların üzerine yıkılmasını sağlayarak yangın olasılığını azaltmayı amaçlamış”
Matematikçi: “Sobayı odanın geometrik merkezine kurmuş, böylece de odanın düzgün bir şekilde ısınmasını sağlamış”
Antropolog: “Adam ilkel topluluklarda görülen ateşe tapmanın daha hafif biçimi olan ateşe saygı nedeniyle sobayı yukarıya kurmuş.” der.
Bu sırada ev sahibi içeri girer ve ona sobanın yukarda olmasının nedenini sorarlar. Adam cevap verir:
“Boru yetmedi de efendim!”
Cevdet KILIÇ – Bilgelik Hikayeleri