Home Office Çalışmanın Avantajları

Çalışma ortamınızı dilediğiniz gibi düzenleyebilirsiniz.

Evden çalıştığınız için, evinizin bir odasını ofisiniz haline getirebileceğiniz gibi, bu çalışma ortamını dilediğiniz gibi düzenleyerek, kendinizi en iyi hissedeceğiniz bir ortam yaratabilirsiniz.

Maliyetlerinizi düşürebilirsiniz.

Bir ofise kıyasla evden çalışmanın maliyetleri daha azdır. Ofis kirası, ofis araç gereçlerinin maliyetleri, ofisteki çay kahve gibi giderlerin olmayışı ve verginin daha az olması evden çalışmanın maliyetini önemli bir şekilde düşürmektedir.

Odaklanma seviyenizi yükseltebilirsiniz.

Büyük ve açık ofislerde çalışanların dikkati daha fazla dağılabilir. Diğer çalışanların yaptıkları görüşmeler, molaya çıkan çalışanlar, yapılan telefon konuşmaları gibi dikkat dağıtıcı birçok unsur evden çalışırken elenmiş olur ve tam odaklanma bir çalışma ortamı mümkün olur.

Trafikte geçen süreyi kendinize ayırabilirsiniz.

Çalışma günlerinde ofise giderken belli bir zamanınızı trafikte harcarsınız. Özellikle İstanbul gibi trafik problemi olan bir şehirde gün içinde ortalama 1-2 saatinizi trafikte harcayabilirsiniz. Ancak home office çalışmaya başladığınızda, trafikte kaybettiğiniz bu zaman size kalmış olur ve bu zamanı çalışarak değerlendirebileceğiniz gibi kendinize veya sevdiklerinize de ayırabilirsiniz.

Stresten arınabilirsiniz.

Evden çalıştığınızda çoğunlukla tek başınıza olacağınız, trafik derdiniz olmayacağı ve gün içinde istemsiz şekilde karşınıza çıkan olumsuz durumlarla daha az karşılaşacağınız için stresiniz de azalmaya başlayacaktır.

Lise yıllarımda Matematik öğretmeni Fevzi Bey sınıfa dönüp “Aranızdan hiç kimse üniversiteyi kazanamayacak.” demişti. Öğretim gördüğümüz okul sıradan bir devlet lisesiydi ve kazananların oranına bakıldığında belki de söylediği doğruydu.

Oysa o sınıftan ben de dahil 3 kişi Boğaziçi Üniversitesi’ne olmak üzere birçok üniversiteye yerleşenler oldu.

Kıssadan hisse: Anladık ki matematik konusunda oldukça başarısız olan matematiğe yetenekli birisini bile kolayca Matematikten soğutan Fevzi bey kendi hayat felsefesini bize yansıtmaya çalışmıştı.

Dershaneye gittiğimde sınava son bir gün kala rehber öğretmenimiz bizim sayısalcı olduğumuzu kesinlikle sözel sorularla vakit kaybetmememizi söyledi.

O gece rehber öğretmeni dinlemeyip geçmiş on yılda çıkan tüm sözel sorulara göz gezdirdim. Sınavda herkes birbirine yakın sayıda sayısal yapmıştı. Ben ise buna ek olarak sözel soruları sözelcilerden çok yapmıştım. Her ne kadar sözel soruların puanları az olsa da bu puanlar birleşmiş bir kere bile deneme sınavlarında birinci olamayan ben gerçek sınavda sınıf birincisi olmuştum. Bu tercih tüm yaşamımı değiştirmişti.

Kıssadan hisse: Rehberiniz kim olursa olsun söylediği ilk bakışta doğru gibi görünse de kendi doğrunuza inanıp herkesin yaptığının tersini yapmak fark yaratacak belki de hayatınızı değiştirecektir.

You may also like...