Hayatın Sizi Zorladığını Düşünüyorsanız Mutlaka Yapmanız Gereken 4 Şey

Hayat çıkışlar ve inişlerle dolu öngörülemeyen bir deneyim. Mutlaka herkes gibi bu vahşi yolculuğun bir noktasında kendini zor zamanlar içerisinde bulacaksın. Herkes aynı şeyleri deneyimleyecek değil, ama hayat herkesle bir şekilde mücadele eder. Bu noktadan durup bakarken kendinize nazik olmayı unutmayın. Siz de bir insansınız ve nasıl diğer insanları kırmamak için özen gösteriyorsanız, kendinize de arkadaşınıza gösterdiğiniz özeni göstermelisiniz.

Zor zamanlar için tam olarak hazırlıklı olmak imkansızdır. Birdenbire bir kasırga gibi hayatınızda birtakım dalgalanmalar başlayabilir, ancak yaşadığınız zaman, fırtına öncesi ve sonrasında, bu olayların sizi ve hayatınızı nasıl etkileyeceğini gerçekten bilmenin bir yolu yoktur. Ancak hayat dediğimiz gibi inişli çıkışlı yollarla dolu. Bu yollarda ilerlerken daha az hasarlı devam edebilmeniz için birkaç önerimiz olacak.

1. Bir adım geri çekilin ve olayları öyle değerlendirin.

Yaşamı değiştiren olaylarla yüzleştiğinizde, bir adım geri çekilmek doğru olur. Bir adım, iki adım veya ihtiyacınız olabileceğini düşündüğünüz kadar adım. ne yaşarsak yaşayalım devam eder. Aileler, işler ve sosyal olaylar, zamanımızı dolduran araçlardır. Fakat amacımız her zaman kendimizi daha ileri taşımak olmalıdır. Sadece böyle zor dönemlerinizde, biraz çekilip olaylara uzaktan bakmak veya dinlenmek daha sağlıklı kararlar vermenize yardımcı olacaktır. Yaşadığınız tecrübeye uzaktan bakmak, mantığınız ve duygularınız arasında kalmanızı da önleyecektir.

2. Ne olursa olsun yerden kalkın, hayatın devam ettiğini idrak etmeye gayret edin.

Zor zamanlar yaşadığınızda sizi seven ve destekleyen insanlarla vakit geçirmeye çalışın. Bu insanlar sizi anlamadıklarını düşünseniz de motive edici tavırları ve söylemleriyle ister istemez sizi pozitif yönde etkileyeceklerdir. Bu zor dönem boyunca size yardımcı olacaklar ve kendinizi tekrar iyi hissetmenize yardımcı olacaklardır. Bu dönem boyunca yeni benliğinize ve yeni hayatınıza doğru yol alırken kendinizi çevrenizden ve ailenizden soyutlamaya çabalamayın. İşlerin üstesinden yalnızken daha rahat gelebileceğinizi düşünüyorsanız, yalnız kalın. Fakat kendinizi zayıf ve güçsüz görmelerini istemediğiniz için insanlardan uzak kalmaya çalışmayın. Her insanın zor dönemleri olur ve etrafınızdaki insanlar anlayışlı bireylerden oluşuyorsa sizi anlayacaklardır.

Fakat herkes şanslı olamayabilir ve etrafında kendisini destekleyecek ve motive edecek insanlar bulamayabilir. Böyle bir durumdaysanız gözlerinizi dışarı dikip size bir yardım eli uzatılmasını beklemek yerine bakışlarınızı kendinize çevirmelisiniz. Nasıl bir arkadaşınız veya yardıma ihtiyacı olan biri derdini size anlattığında yardım ediyorsanız, kendinizi de öyle muamele etmelisiniz. Kendi derdinizi sakin bir şekilde dinleyip, kendinizi düştüğünüz yerden kaldırmalısınız. Böyle zamanlar sizi olgunlaştırmak için bir fırsattır ve hayata daha güçlü devam etmenizi sağlar.

3. Kendinize ve acılarınıza zaman verin.

Sizi zorlayan zamanlar hayatınızın ritminde bir değişikliği garanti eder. Hayatınızdaki bir dönem biter ve büyük değişiklikleri beraberinde getiren bir süreç başlar. Bu zorlu dönemler etrafımızdaki dünyaya olan bakış açımızı yeniler.

Bu süre zarfında kendinize karşı nazik olun. İhtiyacınız olan zamanı kendinize verin. Başkalarının hikayelerini dinleyin, ancak kendi hikayenizin farklı olduğunu ve sizin için en iyi olanı yapacağınızı bilin. Herkesin yolu ve yolundaki taşları farklıdır. Eğer uyumanız gerekiyorsa da, daha fazla kafanızı kurcalayan sorular üzerinde durmayın, uyuyun. Siz olduğunuz yerde duruyorken, hayatın aktığını kabul etmeye çalışın. Yaşamaya ara vermeyin. Yemeğinizi yiyin, dinlenin, dışarı çıkın ve yürüyüş yapın. Ağlamanız gerekiyorsa gözyaşlarınızı tutmayın. İnsan olduğunuzu, duygularınıza kilit vuramayacağınızı biliyorsunuz. Ne kadar ertelersiniz, acısının o kadar büyük olacağını da. Vücudunuzu dinleyin ve ihtiyacınız olan şeyi kendinize verin. Şifanızı zaman geçtikçe kendi kendinize zaten bulacaksınız. Bu süreçte korkular ve endişelerle başa çıkmaya çalışmayın. Sadece kendinizi serbest bırakın.

4. Düşüncelerinize ara verin.

Zor dönemlerden geçerken yaptığımız hatalardan biri sürekli ama sürekli bizi yoran o fikirle baş başa kalmaktır. Eğer sizi üzen birtakım düşüncelerle boğuşuyorsanız basit olanı yapın ve düşünmeyin. Kendi zihninizden kaçmak, en zor şeylerden biridir. Fakat zihniniz sizin bir parçanız ve ne istiyorsanız onu düşünmekle görevli. Eğer belli bir düşünceye odaklanıp sadece o düşünce için çaba sarf ederseniz, düşünceniz bir süre sonra takıntı haline gelecektir ve zor döneminizi atlattıktan sonra bile etkisinden kurtulmanız zor olacaktır. Zihninizin ünü ele alın ve canınızı sıkacak bir düşünceyle sizi uzun süre baş başa bıraktığında başka işlerle meşgul olmaya çalışın.

Günlük yaşam düşünmemiz gereken problemlerle doludur. Uzun süre canınızı sıkan fikirlerle baş başa kalmaktansa, arada bir onları düşünmemeyi deneyin. Bunu basitçe yapabilmenin en kolay yolu o düşünceler zihninizde dolaşmaya başladığında başka bir eylem yaparak dikkatinizi dağıtmaktır. Film izlemek, yemek yapmak veya koşuya çıkmak gibi aktiviteler zihninizi durgunlaştıracak birkaç örnekten biri. Zihninizin sizi istemediğiniz düşüncelerle uzun süre meşgul etmesine izin vermemelisiniz. Sizin kendi nazik ilginize de ihtiyacınız olduğunu unutmayın.

alıntı:
filoji

You may also like...