Dalkavuk
Vaktiyle padişahın biri dalkavuk aramaktadır. Ahaliye duyurulur. Ülkenin dört bir yanından dalkavuk olmak için insanlar gelir. Padişah bunları tek tek huzuruna almaktadır. Sonrası şöyle gelişir:
– Gel bakalım! Demek sen dalkavuksun öyle mi?
– Evet padişahım.
– Ama sen hiç de dalkavuğa benzemiyorsun.
– Olur mu padişahım. Ben dalkavuğum âlâsıyım. Ben…
– Çık dışarı. Öteki gelsin.
– Demek sen dalkavuksun.
– Evet padişahım.
– Ama sen hiç dalkavuğa benzemiyorsun.
– Hayır padişahım ben tam bir dalkavuğum. Bakın…
– Çık dışarı.
Bu konuşmalar benzeri minval üzere tekrarlanır. Derken içeriye son dalkavuk adayı girer.
– Gel bakalım. Demek sen dalkavuksun.
– Evet padişahım.
– Ama sen hiç dalkavuğa benzemiyorsun.
– Öyledir padişahım. Ben hiç dalkavuğa benzemem.
– Dur bakayım yahu. Sen biraz dalkavuğa benziyorsun.
– Öyledir padişahım. Ben biraz dalkavuğa benzerim.
– Tamam, işe alındın..