Çakmak Cini

Genç milyonerin biri kafeterya da otururken yanına yaşlı bir adam yaklaşır.

Yaşlı adam cebinden altın kaplamalı çakmağını çıkartıp gösterip:

-“Bu çakmağı, servetiniz karşılığında satın almanızı teklif ediyorum” der.

Zengin:

-“Bu basit çakmağın karşılığında servetimi mi istiyorsun !! Çıldırdın mı sen!!! ???

Yaşlı adam:

-Bu tahmin ettiğiniz gibi basit çakmak değil der.

Ve çakmağı çakar.. Çakmaktan bir cin çıkar ve sorar:

-“Buyurun bayım, benden ne istersiniz?” diye sorar

Yaşlı adam

-“Bana bir çay getir” der.

Saniyede masaya sıcacık nefis kokusu ile çay peyda oluşuverir.

Zengin bu durumdan şaşkına döner ve sevinir.

Cebinden kalem kağıt çıkartıp bütün servetini yaşlı adama bu çakmak karşılığına, vermeyi kabul ettiğini yazıp imzalar.

Zengin acele ile evin yolunu tutar.

Eve geldiğinde çakmağı denemek ister ve çakar.

çakmaktan cin çıkar ve sorar:

-“Buyrun bayım, benden ne istersiniz?”

Zengin büyük bir ve kıs kıs bir gülümseme ile;

-“Bana o yaşlı adama verdiğim bütün servetimi geri getirmeni, ayrıca özel bir uçak ve çok güzel bir yat istiyorum. Tabii bir de içinde, çok güzel mavi gözlü beni bekleyen sarışın bir afette olsun.”

Cin:

-“Özür dilerim bayım.. Ben yalnız çay ve kahve yapmasını bilirim.” Genç zenginin gözleri fal taşı gibi açılır ve iş işten geçmiştir.

Şimdi Bu yazıdan alınacak en önemli derslerden birisi, “hiçbir şey için asla ve asla acele ”. Dibini görmediğin bulanık suyun içine girmek gibidir. Hayatınızda başarılı ve hedeflerinize ulaşabilmek için lütfen, iki kere, üç kere, hatta dört kere düşünün.

You may also like...