BÜYÜK İSKENDER’İN VASİYETİ…
Büyük İskender bir gün vezirlerini toplamış ve onlara :
“Ben öldüğümde cenaze merasimimi söylediğim gibi yapın” demiş.
“Ülkemin dört bir yanından tebaamdan olan insanları çağırın.
Cenazemin önünden askerlerim yürüsünler silahlarıyla, cenazemin sağından alimler yürüsünler kitaplarıyla, cenazemin solundan zenginler yürüsünler mallarıyla, cenazemin arkasından ise fakirler ve garipler yürüsünler gözyaşı ve dualarıyla…
Sağ elime bir Altın küre verin, sol elimi ise boş bırakın taa ki Mezara dek…” demiş.
Vezirler Büyük İskender’in bu söyledikleri karşısında şaşırmışlar ve “Bunu bilse bilse Büyük İskender’in hocası Diyojen bilebilir”
demişler ve Diyojen’e sormaya karar vermişler.
Vezirleri dinleyen Diyojen demiş ki;
”İskender’in ne kadar büyük olduğunu bir kez daha anladım” ve ilave etmiş :
“İskender’in bunları talep ederek,
‘Cenazenin önünden yürüyen askerler ölümüme silahlarıyla dahi engel olamadılar,
Cenazenin sağından yürüyen alimler ölümüme kitaplarıyla dahi engel olamadılar
Cenazenin solundan yürüyen zenginler ölümüme mallarıyla dahi engel olamadılar ve
Cenazenin arkasından yürüyen fakirler ve garipler ölümüme gözyaşı ve dualarıyla dahi engel olamadılar…
Sağ elindeki altın küre ise bu dünyada sahip olabileceği her şeye sahip olduğunu,
Sol elinin boş olması ise bu dünyadan ELİ BOŞ geldim ELİ BOŞ gidiyorum…’ demekmiş