BÜROKRAT BATAK

Bir bürokrat, görevli olarak şehirden kasabaya giderken yolda sulak ama bataklık bir yerde mola vermiş. Nasıl olmuşsa ayağı kayıp bataklığa düşmüş:

– “İmdat, Boğuluyorum. Kurtarın beni!” diye bağırmaya başlamış.

O sırada yakınlardan geçen bir köylü vatandaş, sesini duyup yaklaşmış.

Bürokrat: “Bataklığa düştüm. Kurtar beni!” diye bağırmış.

Köylü: “Geçmiş olsun” demiş. Ama kurtarmak için hiç gayret göstermemiş. Hani neredeyse dönüp gidecek.

Bürokrat paniklemiş ister istemez: “Lütfen, bir dal uzat. Ben falanca bürokratım. Kurtar beni!” diye yalvarmış..

Köylü: “Olmaz sen şu anda hazine toprakları üzerindesin. Hazine malından bir şey almak suçtur”

Bürokrat: “Sen, dalga mı geçiyorsun. Ölüyorum. Kurtar beni!” diye bağırmış ağzına dolan çamurlarla.

Köylü hiç istifini bozmadan cevap vermiş: “Ben Hazine’den mal alıp suçlu duruma düşemem. Fakat, seni böyle bırakacak değilim. Gidip muhtara haber vereceğim. O kaymakama, kaymakam da valiyi arar mutlaka. Mal müdürüne talimat verilir. Şayet, hazine arazisi değilse. İtfaiyeye talimat verir ve seni kurtarırlar…”

Bürokrat: “Yahu.. Bunlar oluncaya kadar ben ölürüm.”

Köylü gülmüş: “Ben ölmezsin demiyorum ki…

Bizim devletle bir işimiz olsa Siz de bu yolları önermiyor musunuz???…

Biz de ordan oraya gide gide ölüyoruz adeta….

Sen de Ölsen, mevzuata uygun ölmüş olursun!.

alıntıdır

• David Latimer‘in hobi olarak, 1960’ların sonlarında bir haftasonu, yaklaşık 40 litrelik şişe içerisine ektiği bitki, bugün hala hayatta ve damacana içerisinde tam anlamıyla kendi ekosistemini oluşturmuş durumda.

Şişe içerisine biraz gübre, az miktarda su ve bitki tohumlarını bırakan Latimer, şişeyi güneş alan bir köşeye koymuş ve bitkiye son olarak 1972 yılında su vermiş. O tarihten bugüne kadar kapağı mühürlü şekilde kapalı bırakılan bitki, zamanla kendi ekosistemini oluşturarak şişe içerisinde büyümüş.

Güneş ışığından elde ettiği enerji sayesinde fotosentez yaparak, içeride oksijen üreten ve bu sayede şişenin havasını nemlendirerek kendine ait bir ekosistem oluşturan bitki, bu özelliği ile bugün Nasa’nın en ciddi projelerinden birinin de temelini oluşturuyor.

Özellikle Latimer’in bitkisinin değil ama genel olarak bitkilerin bu gücünün farkında olan Nasa, Dünya dışı gezegenlerde yaşam alanları oluşturabilmek için bitkilerden ve bitkilerin sağlayacağı kapalı ekosistemlerden faydalanılabileceğini düşünüyor. Zira bugün Mars’ı kolonileştirme fikrinin temelinde de yine ‘bitki ekosistemleri‘ yatıyor.

You may also like...